Namazın Hükmü: Namaz; akıl baliğ olan erkek ve kadın her mümine
farzdır.
Allah Teâlâ şöyle buyurdu:
"Namazı gereği gibi kılın. Muhakkak namaz, mü minlere belirli
zamanlarda yapılması gereken bir farzdır."
(Nisa: 103)
"Namazı kıl! Zira namaz, hertürlü hayasızlıktan, fenalıktan
korur."
(Ankebut: 45)
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"İslâm beş temel üzenine kuruldu. Kelime-i şehadet getirmek, namaz
kılmak, zekât vermek, hacca gitmek, ramazan orucunu tutmak."
(Buhari)
NAMAZIN FAZİLETİ
Namazın faziletini anlamak için aşağıdaki hadis-i Şerifleri okumak
yeterlidir.
Câbir (r.a)’den Rasulullah (s.a.s)in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Muhakkak namazın terki, insan için küfürve şirk arasında bir
durumdur."
(Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei)
Büreyde (r.a)den Rasulullah (s.a.s)in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Münafıklarla bizim aramızdaki ahit namazdır. Bunun için kim namazı
terkederse muhakkak kâfir olmuştur.
(Tirmizi, İbni Mace, Nesei, Hakim, Ahmed)
Tirmizi ve Hakim bu hadis için sahih dediler.
İbni Mesud (r.a) şöyle dedi:
Rasulullah (s.a.s)e: "Allahın en çok sevdiği amel hangisidir?"
diye sordum.
"Vaktinde kılınan namaz"karşılığında bulundu.
(Buhari, Müslim, Ebu Davut, Tirmizi)
Amr İbni Said (r.a) şöyle demiştir:
"Hiç bir müslüman yokturki, namaz vakti gelince abdestini güzelce alıp,
rüku ve huşuunu tam manasıyla yerine getirerek namazını kılsın da bu namaz
kebairden olmayan geçmiş günahlarına keffaret olmasın. Ve bu keffaret hadisesi
ömrü boyunca devam edip gider."
(Müslim)
FARZ OLAN NAMAZLAR
Farz olan namazlar beş vakittir. Bunlar sırasıyla şöyledir:
1) Sabah Namazı,
2) Öğle Namazı,
3) İkindi Namazı,
4) Akşam Namazı,
5) Yatsı Namazı.
Enes (r.a) demiştir ki:
"Rasulullah (s.a.s)e Miraç gecesinde elli vakit namaz farz kılındı.
Sonra, azaltılarak beşe indirildi.
Bundan sonra da Allah tarafından şöyle bir ses geldi:"
"Ey Muhammed! Bende söz ve hüküm asla değiştirilmez (size farz olan
namaz beş vakittir.) Ve bu beş vakit namaz karşılığında sana elli vakit namaz
sevabı vardır."
(Buhari, Müslim, Tirmizi, Nesei)
FARZ OLAN NAMAZLARIN VAKTİ
1 - Sabah namazının vakti; tan yerinin ağarması demek olan
ikinci fecrin doğmasından başlayarak güneşin doğmasına kadar devam eder.
Cibril (a.s)ın Rasulullah (s.a.s)e imamlık ettiğine ilişkin, hadise göre
Cibril (a.s) sabah namazını birinci günde tan yerinin ağarmasıyla, ikinci günde
de ortalık tamamen ağarıp güneş doğmak üzereyken kıldırmış ve sonra:
"Bu iki vakitin arası, şenin ve senin ümmetin için sabah namazının
vaktidir" demiştir.
(Ebu Davud, Tirmizi, Malik, Nesei, Ahmed)
Tirmizi, İbni Hibban ve Hakim bu hadis için
sahih dediler.
Yalancı fecir denilen ve dikine yükseldikten sonra tekrar kaybolup yerine
zifiri bir karanlık basan beyazlığa itibar olunmaz.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Ne Bilâl’in ezanı ve ne de dikine yükselen beyazlık sizi aldatmasın.
Fecir; ancak, ufuk üzerinde genişleyen beyazlıktır."
(Müslim, Nesei, Ahmed)
2- Öğle namazının vakti; güneşin tepeden sağa doğru kaymasıyla
başlar. Herşeyin gölgesi bir katı kadar olunca öğle namazının vakti bitmiş
olur.
Cibril (a.s) öğle namazını birinci günde güneşin sağa doğru kaymasıyla
birlikte kıldırmıştır.
(Nesei, Malik, Ahmed)’Sahih senedle.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Öğle namazını havanın serinleştiği vakte bırakın. Zira, sıcağın
şiddeti cehennemin savurduğu yakıcı nef esindendir."
(Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, İbni
Mace)
Arabistanda sıcağın şiddeti, herşeyin gölgesi bir katı oluncaya dek sürer.
3- İkindi namazının vakti de; öğle namazı vaktinin bitmesiyle
başlar ve güneş batıncaya dek devameder.
Rasulullah (s.a.s):"Kim ki ikindi namazından bir rekâta güneş batmadan
yetişirse ikindi namazına yetişmiş olur" buyurmuştur.
(Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei,
İbni Mace)
4- Akşam namazının vakti de güneş batınca başlayıp şafak
kayboluncaya kadar sürer.
Rasulullah (s.a.s) şöyle, buyurdu:
"Akşamın vakti; güneşin kaybolup şafağın yok olduğu zamana
kadardır."
(Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei)
Şafak ise kırmızılıktır.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Şafak kırmızılıktır. O kaybolunca namaz vacip olur."
(Dare Kutni, Malik)
Beyhaki bu hadis için mevkuf dedi.
5 - Yatsı namazı ise akşam namazı vaktinin bitmesi ile başlar,
ikinci fecrin doğumuna kadar devam eder. Aişe (r.a)’dan; Rasulullah (s.a.s)in
gecenin çoğu gittiği zaman yatsı namazı kıldığı rivayet edildi.
Ebu Hureyre (r.a) ise; Rasulullah (s.a.s)in yatsı namazını gecenin yarısına
kadar geciktirdiğini rivayet etti.
İbni Ömer (r.a)da; Rasulullah (s.a.s)in yatsı nama zını gecenin üçte biri
geçmeden önce kıldığını rivayet etti.
(Bu rivayetler Sahih-i Müslimde geçmektedir.)
Bütün bu rivayetlerden anlaşılıyor ki; yatsı namazını kılmak için en güzel
vakit gecenin üçte biri geçmeden öncedir. Yatsı namazının kılınması en fazla bu
vakitte sevaptır. Gece yarısı kılınan yatsı namazı bundan daha az sevaptır.
Sevap bakımından en az olan yatsı namazı ise gecenin çoğu geçtikten sonra
kılınan dır.
NAMAZ KILMAK MÜSTEHAP (DAHA SEVAP) OLAN
VAKİTLER
1- Sabah namazını güneş doğmadan önce ortalığın iyice
aydınlandığı zamanda kılınma sı müstehaptır.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Sabah namazını güneşin ışığı yayılmaya başladığı zaman kılınız.
Çünkü bu vakitte kılmakta daha çok sevap vardır."
(Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, Ahmed)
Tirmizi ve İbni Hibban bu hadis için sahih
dediler.
2- Öğle namazını, yazın havanın biraz serinlemesi ne kadar tehir
etmek, kışın da ilk vakitlerde kılmak müstehaptır.
Ebu Hureyre (r.a)den Rasulullah (s.a.s)in şöyle buyurduğu rivayet
edilmiştir:
"Sıcaklık fazlalaştığı zaman öğle namazını serinletiniz. (Daha serin
zamana erteleyiniz )., Çünkü, hararetin şiddeti, cehennem sıcağının
yayılmasından ileri gelir."
(Buhari, Müslim)
Rasulullah (s.a.s) öğle namazını kış aylarında erken kılar, yaz aylarında
ise serinliğe bırakırdı.
(Buhari)
3 - İkindi namazında da bekleyip güneşin rengi sararmak
üzere iken kılmak müstehaptır.
‘Güneşin sararması, ona bakan kimsenin gözlerinin kamaşmayacağı bir duruma
gelmesi demektir ki, ikindi namazını bu vakitten sonraya bırakmak mekruhtur.
Ziyad b. Abdullah (r.a) şöyle rivayet etti:
"Büyük mescidde Ali (r.a)nün yanında oturuyorduk. Müezzin gelip
dedi ki: "Ey müminlerin emiri! Namaz vakti geldi. Ali (r.a):
"Otur" dedi. Bir müddet sonra bu müezzin tekrar gelerek Ali (r.a)ye:
"Namaz vakti geldi" dedi. Ali (r.a) bunu duyunca: "Bu bize
sünneti öğretiyor" dedi. Sonra kalktı, ve bize ikindi namazını kıldırdı.
Sonra daha önce oturduğumuz yere döndük. Güneşin batışını bekledik. O zaman
güneşe rahatlıkla bakabiliyorduk."
(Hakim "Müstedrek inde ve Dare Kutnide)
Hakim bu hadis için sahih dedi.
4 - Akşam namazını erken kılmak müstehaptır.
Enes b. Malik (r.a)nün şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Rasulullah
(s.a.s) ile akşam namazını kılar, sonra ok atardık, okun düştüğü yeri
görürdük."
(Buhari, Müslim, Ebu Davud, İbni Mace)
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Ümmetim akşam namazını
yıldızların doğup birbirine karışmasına bırakmadıkça iyilik içindedirler."
(Ebu Davud, Hakim, İbni Mace) Hakim bu hadis
için sahih dedi.
5- Yatsı namazını gecenin üçte birine kadar geciktirmek
müstehaptır.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu: "Ümmetime meşakkat vermekten
korkmasaydım yatsı namazını gecenin üçte birine kadar geciktirmelerini
emrederdim."
(Tirmizi, İbni Mace) Tirmizi bu hadis için
Hasen, Sahih dedi.
6- Kapalı hayalarda bütün namazlar ihtiyaten geç kılınmalıdır.
Çünkü vakit çıktıktan sonra kılınan namaz her ne kadar kaza ise de sahihtir.
Fakat vakit girmeden kılınan namaz fasittir.
NAMAZ KILMANIN CAİZ OLMADIĞI ZAMANLAR
1 - Güneşin doğuş ve batışı esnasında ve de zeval vaktinde
(yâni; güneşin en tepede olduğu zaman) namaz kılmak, tilavet secdesi yapmak,
cenaze namazı kılmak caiz olmaz.
Rasulullah (s.a.s); güneş doğarken yükselinceye kadar, tepede iken sağa
doğru kayıncaya kadar ve batarken de tam batıncaya kadar olmak üzere üç vakitte
bizi namaz kılmaktan ve ölülerimizi kaldırmaktan nehyederdi.
(Müslim, Nesei, Ebu Davud, Tirmizi, İbni Mace)
2 - Sabah namazından sonra güneş doğuncaya kadar ve ikindi
namazından sonra da güneş batıncaya kadar nafile namaz kılmak mekruhtur. Bu iki
Vakitte kaza veya cenaze namazını kılmada ve tilavet secdesini yapmada herhangi
bir sakınca yoktur.
Amr b.. Abese (r.a) şöyle demiştir:
Rasulullah (s.a.s)e: "Ey Allahın Rasulü! Gecenin hangi vakti duanın
kabulüne en uygundur?" diye sordum. Rasulullah (s.a.s): "Gecenin son boşluğudur. Bunun için dilediğin namazı kıl.
Çünkü bu zamanda namaz melekler tarafından görülür ve büyük sevab yazılır.
Bundan sonra sabah namazını kılarsın. Sonra güneş doğup bir veya iki mızrak
miktarı yükselinceye kadar nafile namaz kılma. Çünkü güneş, şeytanın boynuzları
arasında doğar ve kâfirler bu zamanda güneşe taparlar. Bundan sonra yine
mızrağın gölgesi kendisine eşit oluncaya kadar kıl. Çünkü bu zaman da melekler
tarafından görülür ve büyük sevab yazılır. Bundan sonra yine kılma. Çünkü bu
zamanda cehennem pek şiddetli yakılır ve kapıları açılır. Güneş zevalden
kaydığı zaman da ikindiye kadar dilediğin namazı kıl. Çünkü namaz bu zaman da
melekler tarafından görülür. Sonra yine güneş batıncaya kadar kılma. Çünkü
güneş şeytanın boynuzları arasında batar. Kâfirler de bu zamanda güneşe taparlar."
(Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei)
3 - Tan yeri ağardıktan sonra iki rekattan fazla sünnet kılmak
mekruhtur.
Rasulullah (s.a.s); tan yeri ağardıktan sonra sabah namazlığın iki
sünnetinden fazla nafile kılmamıştır.
(Buhari, Müslim)
4 - İki namaz, ne yolculukta ne de ikâmette tek bir vakit içinde
birleştirilemez. Arafatta; öğle ile ikindinin, Müzdelife de; akşam ile yatsının
beraber kılınması bu hüküm dışındadır.
Allah (c.c) şöyle buyuruyor:
"Şüphesiz ki namaz müminler üzerine belli vakitlerde farz kılınmıştır."
(Nisa: 103)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder